Merhaba.
Tam da evimde sıcak odamda kahvemi yudumlarken, dışarıda yağmur yağıyor.
Bilenler, takip edenler bilir, ben artık yağmurda sürmüyorum, geçen yıl ve bu yıl bir kaç kez neredeyse aşağıya koyduğum videodakinin benzeri bir manzaranın tam ortasında ben de kaldığım için, o işten vazgeçmiştim. Aşağıya aktaracağım video tam da bu mevzuyu anlatıyor.
Motosiklet.net'de yağmur sürüşü üzerine okuyup yazışırken oialdemir nickli arkadaş kendi sürüşünü paylaşmış, videonun başlarında o kadar bi numara yok gibi derken, ortalarından itibaren sonuna dek ciddi anlamda bir Nuh Tufanı yaşanıyor ve daha acayibi, arkadaş hiç durmadan duş alırcasına, su altında yüzercesine, üstelik epeyce de maharetle motorunu sürmeye devam ediyor. Yolda yerde yatan motorlar, köprü altında ölümü bekleyenler, işkence çekenler var, ama bizimki ghostrider mübarek, sürüyor ve gülüyor 😄.
Şaka bir yana izlediğim en iyi şehir içinde yağmurda sürüş videolarından biri. Öte yandan sürücü arkadaşın o ağır şartlarda bile tırsmadan ve pozitif kalarak sürüşü de motosiklet sürüşünde mental olarak nasıl olunması gerektiğine adeta örnek teşkil edecek kadar güzel, izleyin derim.
İbret alınacak bir sürüş, paylaşmadan edemedim.
Buyrun:
Aslında bu videoyu daha önce motosiklet eğitim videolarında paylaşmıştım, ama önemine binaen tek olarak da paylaşmak istedim. Tekrar izlediğimde hemen hepsinde motosiklet sürücülerinin bu kazaları defansif sürüş, doğru hız, doğru konumlanma, tara, tanımla, öngör yöntemleriyle önleyebileceğini düşünmeden edemiyor insan. Zaten Uğur Hoca'da altyazılarla çok güzel değinmiş bunlara. Ben durdura durdura izledim bir kez daha. Ara sıra hepimizin izlemesi gerektiğini düşündüğüm eğitici bir video aslında.
Buyrun:
(Bu arada ART Motoakademi kurucusu Uğur Ertekin'in youtube kanalını da tavsiye ederim, çok sıklıkla olmasa da epeyce işe yarayacak eğitim videoları paylaşıyor kendisi.)
Dün nihayet Dominar’ıma
42T arka dişli takıldı serviste. Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim, fark en
azından titreşim anlamında devasa değil.(EDİT: Bu akşam sürüşümde tam anlamıyla gözlemim şu, 120 km hıza kadar aynalar gayet net gösteriyor, sürüş de ciddi anlamda rahatladı.10.11.2018) Peki, nerede fark var? Anlatalım.
Efenim, bilenler
bilir, aldıktan kısa bir süre sonra Dominar 400’deki titreşimi gidermek, en
azından azaltmak maksatlı sele altına yalıtımdı v.s. idi bazı işlemler yapmış
idim. Asıl yapmak istediğimse yapıp memnun olanların önerdiği arka dişlinin 42T’ye
düşürülmesi idi. Bir süredir servise dişli gelmesini bekliyordum. Bu arada
bizim Midnight’la da 5000 km’yi devirmiştim, şaka maka titreşimine de
alışmıştım. Eskisi kadar yakınmıyordum bu titreşim mevzusundan. Sanırım motor
açılmaya başladıkça titreşim de bi nebze azaldı. Ama yine de kafamda acaba 42T
dişli ile sonuç ne olacak düşüncesi duruyordu.
Nihayet dün taktırdım 42
dişliyi. Servis dönüşünde ilk hissettiğim, “ulen bu titreşim eskisinden de
fazlalaştı mı ne?” duygusu oldu.
Bugün işe gelirken
otobanda daha yüksek hızlarda ise titreşimin devasa bir azalma göstermediğini
ama sanki aynalarda bi nebze azaldığını hissettim.
İyi de neyi değiştirdi bu dişli küçültme işi?
Bariz olarak vites aralıklarını artırdı, her viteste en az
bir 10 km daha üst hıza çıkabiliyor motor artık. Ve eskiden yaptığı hızları da
bir 500 dev. daha altta yapabiliyor. Mesela eskiden 5000 dev./dk. da 90 km. hız
yaparken, artık 4500dev./dk. da yapıyor. Eskiden 6000dev./dk. da 110 km hız
yaparken, artık 5500’de yapabiliyor. Motoru rahatlattığı kesin. Bir de torku
düşürdüğü hissediliyor diyenler vardı, açık söyleyeyim ben tork düşüklüğü anlamında neredeyse
hiç fark hissetmedim bu ikinci sürüşümde de. Zaten hesaplandığında tork sadece
%7.1 düştü ve 35nm olan tork 32,5 nm gibi bir orana indi. Benim gibi aşırı
devirli ve yüksek hızda kullanmayan biri için bu fark neredeyse hiç fark
edilmiyor, yani motor tork kaybetmiş gibi gelmiyor bana. Ve daha rahat gidiyor
gibi burası kesin.
Ama dediğim gibi
titreşim olarak şimdilik en azından aynalarda küçük bir fark var gibi ama çok
net titreşimi azaldı diyemem. (EDİT: Titreşim yine var ama sürüşte ciddi bir rahatlama da var.10.11.2018)
Hani bunu nasıl
anlatsam, sanki orijinal dişli ile motoru ilk aldığımda hissettiğim titreşim
geri gelmiş gibi hissettim. Bilimsel olarak böyle bir şey var mı bilmiyorum ama
45 dişlide zamanla titreşimi daha az hissetmeye başlamıştım, bunda da (henüz
sıfır aşınmamış bir dişli neticede) zamanla daha bir rahatlama olur mu bilmem.
Şimdilik fark devasa değil. Hani benim gibi aşırı hız tutkunu biri değilseniz,
bu değişim yapılmasa da olur diyecem ama bunu demek için daha çok erken, biraz
daha kullanayım bakalım. (Orijinal dişlimi de geri aldım servisten, çünkü
ileride lazım olabilir belki.)
Kısaca ilk iki
günün izlenimi, motor rahatladı, hızı arttı bu net ama titreşim harika oldu
denilecek gibi bir fark henüz hissedemedim.
Bu arada
yaptıracaklara bir de uyarı zincirden 2 bakla sökülüyor, sökmeden yaptım
diyenler var ama o durumda zinciriniz bollaşınca sıkmaya payınız epeyce bir
azalacağı için zincir ömrünüzün daha kısalacağını hatırlatalım.
Ben bu değişimi
yaptım, artık geri döner miyim orijinal dişliye, sanmıyorum, çünkü hiç değilse
motor rahatladı bağırmadan aynı hızlara daha düşük devirde çıkıyor, bir de zırt
pırt deneme tahtası gibi motorun ayarı ile oynamayı sevmeyen biriyim, ilk kez
bu motorda böyle bir modifikasyon yaptım. Bu şekliyle yola devam edeceğim.
Ancak dişli değişimi gerektiğinde belki elimde olan orjinale dönebilirim, o
değişimi gelene kadar da kim bilir belki de Midnihgt’la yollarımızı ayırmış
oluruz.
Bundan böyle 42
dişli ile yola devam…
GÜNCELLEME (13.11.2018):Dün gece iş dönüşünde, motorda ciddi anlamda bir rahatlama olduğunu gözlemledim, hem gidişi hem titreşimi gerçekten fark etmeye başladı, eski haliyle özellikle aynalarda gece arkamdaki görüntünün 90 km/h'larda bozulduğunu görürdüm, şimdi neredeyse 120 km/hıza kadar arkası gayet net görülüyor. Eh bu da benim gibi 90 ila 120 km hızlarda sürüş yapan biri için güzel sonuç. Titreşim tabii ki tamamen bitmiş değil ama motorun gidişindeki rahatlama hissediliyor. Eskiye göre daha az bağırıyor ve daha akıcı bir sürüşe izin veriyor. Bütün bunları dikkate alınca yukarıda yazdığım yazıya bir güncelleme şart diyerek bu yorumu da eklemek istedim. GÜNCELLEME (02.01.2019): Dişli izlenimimiz için bir de video çektik, aşağıdan izleyebilirsiniz.
Taze taze daha bugün cep telefonuyla, amatörce de olsa bir video çektim, hani onca yazıyı okumayanlara burada da ufaktan çokça detaya girmeden bir anlatım yaptım. Bir anlamda 5000 km sonra Dominar 400 hakkında ne düşünüyorum videosu gibi oldu. Çekim çokça iyi değil, ama derdimizi anlatıyor sanırım. Bizim Midnight'ın son halini canlı canlı görmek isteyenlere. 😊