Merhaba.
Bu blog benim kişisel motosiklet hikayemi, motosikletle ilgili deneyim ve düşüncelerimi anlatmaktadır.
Profesyonel bir motosiklet sürücüsü değilim, amatörce, kendi bilgim dahilinde kendime bir kişisel motosiklet arşivi hazırlamak amacıyla yola çıktım, sonrasında iş biraz dallanıp budaklandı. Ben deneyim kazandıkça blogda paylaşım ve yazılar çoğaldı.
Motosiklet insana büyük zevk veren bir taşıt, üstelik büyük şehirlerin trafik kaosuna da bireysel anlamda harika bir çözüm sunuyor. Ama aynı zamanda oldukça riskli de bir taşıt. Motosiklete her sürücü kendi kişisel risklerini ve sorumluluklarını alarak binmek durumunda. Bu sebeple benim burada anlattıklarım tamamen benim kişisel deneyimlerim olup tavsiye ve teşvik niteliği taşımamaktadır. Okurlarının bloğu bu bilinçle okuduğu ön kabulüyle yazıp çiziyorum ve sizin motosikletle yapacaklarınız sizi bağlıyor, tıpkı benimkilerin de beni bağladığı gibi. Blog sizin yapacaklarınızla ilgili sorumluluk kabul etmez, zira burası bir motosiklete başlangıç ya da eğitim mecrası değildir.
Motosiklete başlamak isteyenler için sanılandan çok eğitim merkezi var memlekette, eğitimsiz sürmeyin derim. Çok şey fark ediyor çünkü.

Yolunuz hep açık olsun.
Nice yollara.

Ç.Ö.


6 Kasım 2019 Çarşamba

HOŞÇA KAL MIDNIGHT!

Merhaba!
11.760 kilometre ve 1.5 yıl sonra maalesef uzun yıllar için aldığım Midnight'la ayrıldık, bugün satışını yaptım. Evet, takip edenler şaşıracaktır, çünkü ben bile şaşkınım, satışa koyduktan 1 hafta sonra, neredeyse aldığım fiyata sattım diyebilirim. Midnight gerçekten çok temizdi, en ufak bir kaza v.s. yaşamadım. Bu süre zarfında tek yakındığım yanı ilk 5000 km orjinal dişli ile vibrasyon problemiydi, onu da 42T arka dişli ile çözünce epeyce iyi anlaşmaya başlamıştık, bir sürü aksesuar v.s. derken... Bir kaç küçük rahatsızlık yaşadım sağlığımla ilgili, eşim zaten Midnight'ı (Dominar400) alırken bana hep "maxi skutır al rahat et, sadece işe gidip geliyorsun" diyordu, ama ben bu iki teker sevdasına vitesli motosiklet kullanacam diye başladığım için yiğitliğe ot sürdürmüyordum. Üstelik ben Dominar'ı alırken 250cc skutırların fiyatları da çok yüksekti, hala da yüksek. Ama bu zaman zarfında bir kaç sürüş denemesi, bir kaç inceleme, benim motosiklete ve motorlu hayata bakış açımın epeyce bir değişmesi v.s. derken kafamda ufak ufak maxi skutır'a yeşil ışık yanmaya başladı.
Kullanım amacımı düşününce (ki %90 işe gidiş geliş ve şehir içi işlerimi halletmek) ben esasen tam da skutır profiline uyuyordum. İşe gidip gelirken bir yığın giyim kuşam takıp takıştıran biri olarak da, bagaj ihtiyacım fazla oluyordu. Ayrıca yakın zamanda iş yerimin evimden biraz daha uzaklaşacağını da bildiğim için artık (hiç sevmesem de) yağmurda ya da kışın soğukta da binmem gerekebileceği için, bir an evvel bir maxi skutır alsam mı demeye başlamıştım, ama kimselere de söylemiyordum. Taa ki, 1 hafta önce eşim "hazır borç harç yokken alsana bir skutır" diyene kadar. Önce şaşırdım "sahi mi yahu, tamam diyorsun yani motoru değişmeme" dedim. "Sadece maxis kutır alacaksan, tamam diyorum" dedi. Kadınların bir kısmında (buna annem ve eşim de dahil) nedense skutırın daha güvenli olduğuna dair bir kanı var, oysa risk aynı, sadece skutırlar daha rahatlar, orası kesin.
   Her neyse, o gazla hazır motorumda hala temizken ben de bu vitesli motosiklet sevdasına ileride dönmek üzere bir ara verme kararı aldım (tam 13 yıl sonra) ve Midnight'ı satışa koyduğumun haftasında satıldı. Görmeye gelen arkadaş görür görmez notere gidelim dedi. 😂
   Ve bugün biraz hüzünle de olsa, bunca yıl sonra vitesli motosikletlerimin sonuncusu olan Midnigt'ı satmış bulunuyorum.
   Ne mi alacağım?
   Muhtemelen yeni kasa bir Yamaha xmax 250 ile yola devam edeceğim. Bloğu okuyanlar bilir geçen yıllarda kısa bir test sürüşü yapmış ve oldukça beğenmiştim, ki Dominar'dan önce ciddi ciddi almak isteğindeydim, ama kısmet bugüneymiş, iyi de oldu, okumalarım, izleyip araştırmalarım yeni kasasının hem Fransa üretimi  hem de eskisinden çok daha iyi olduğunu gösterdi bana, Domi'den önce alsam eski kasayı alacaktım, şimdi son versiyonu alacak gibiyim.
Bir kaç gün sonra belki bir hoş geldin yazısı da onun için yazabilirim.

   Ne diyeyim, Dominar 400'le düşündüğümden çok daha kısa beraber olduk, umarım alan arkadaş keyfini çıkartır. Ben de kim bilir belki yıllar sonra burada bir başka vitesli motosikleti aldığımı yazarım.

   Sözün özü dostlar, şimdi bir maxi skutır arası...😊

   Herkese sevdiği, alabildiği motorla güzel günler, alamayanlara da en kısa zamanda daha iyilerini dilerim.


NOT: Tabii ki blog ve MotoHayat'da ikiteker ve hayata dair deneyimleri paylaşmaya devam edeceğim.

NOT 2: Konuyla ilgili detaylı bir de video çekmiştim, meraklısı mevzuyu oradan da izleyebilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İlginize teşekkürler!

NEDEN SÜRÜŞ EĞİTİMİ ALMALIYIZ ?!

NEDEN SÜRÜŞ EĞİTİMİ ALMALIYIZ ?!
Fotoya tıkla yazıyı oku!

125cc ile Dünya Turu (Around the world by 125cc)

125cc ile Dünya Turu (Around the world by 125cc)
Fotoya tıkla yazıyı oku!

Kaza Şiiri... :)

Kaza Şiiri... :)
Fotoya tıkla yazıyı oku!